MAZLUMLAR VE ZALİMLER-5


ANKET
Ocak 11, 2009, 5:25 pm
Filed under: Uncategorized | Etiketler:


COCA COLA FİRMASININ REKLAM RESMİ
Ocak 10, 2009, 10:40 am
Filed under: Uncategorized | Etiketler:

 

 

VE COCA COLA FİRMASININ REKLAM RESMİ

COCA COLA’NIN DEĞİŞİK YAHUDİ BÖLGELERİNDEKİ REKLAMI:….
Üstteki yazının tercümesi: (Were moving to a new location !!! = Artik yeni yerimize tasiniyoruz !!!)
Alttaki yazının tercümesi:’COCA COLA İÇ, ISRAEL’E DESTEK OL !!!!!”’
Biliyormuydunuz ?
Firma karının % 50 sini İsrail Ordusuna aktarıldığını…
Dünyada en çok coca cola sevenlerin müslümanlar olduğunu
Belçika da Sağlık Bakanı Luc Van Den Bossche’nin Coca-cola ‘nın
şişe veya kutulardaki tüm ürünlerinin piyasadan çekilmesini emrettiğini…
Ve Bakanlığın, Coca-Cola ürünlerini içen kişilerde ciddi zehirlenmeler görüldüğünü belirterek, Coca-Cola‘ nın
içinde kandaki alyuvarların erimesine neden ve kansızlığa yol açan ‘hemolyse’ maddesinin bulunduğunu açıkladığını…
YİNE AYNI NEDENLERDEN DOLAYI HİNDİSTANDA TAAMEN ,LETONYADA İSE OKULLARDA VE ÇOCUKLARA SATILMASININ YASAKLANDIĞINI…



İŞKENCE YAPILAN IRAKLI EMİR……
Ocak 10, 2009, 10:38 am
Filed under: Uncategorized | Etiketler:

39113



23 yaşındaki Filistinli Moh’d Saleh’in başına gelenler.
Ocak 10, 2009, 10:36 am
Filed under: Uncategorized | Etiketler:

39114

 

23 yaşındaki Filistinli Moh’d Saleh’in başına gelenler.

Önce 23 yaşındaki Filistinli Moh’d Saleh’i tutukluyorlar, Şu anda bunda yanlış bir şey yok gibi

 

2.Daha sonra Moh’d’un üzerinde bomba olma ihtimaline karşı onu hareket edemeyeceği şekilde yere yatırıyorlar. Hala anormal bir şey yok mu?

 

3- Onu hala yerde tutuyorlar ve ikinci bir Filistinliyi sorguluyorlar. Onu tamamen kontrol aldıkları ve duruma hakim oldukları görünüyor.

 

4- ( Bu yeterli değil mi? Şimdi üzerinde bomba olmadığına emin olmak (!) için elbiselerini çıkarıyorlar. Yerde neredeyse tamamen çıplak olduğundan tamamen silahsız ve tepkisiz, üzerinde bomba olduğuna dair hiç bir işaret yok. Peki İsrail gibi(!!!) insan haklarına saygılı, demokratik (!) bir ülke ne yapar ??? Onu tutuklar mı? )

 

(Sizler rahat evlerinizde oturuyorken bu katliamlar Filistin’de günlük hayatın bir parçası olmaya başladı. Şimdi en azından bu dosyayı herkese gönderin, özellikle Batılı tanıdıklarınız varsa onlardan başlayın ki onlar da Filistin’de neler olduğu hakkında fikir sahibi olabilsinler….)

.



ERMENİLER TARAFINDAN YAPILAN HOCALI KATLİAMI
Ocak 10, 2009, 10:10 am
Filed under: Uncategorized | Etiketler:

41136hocali

Hocalı Katliamı ( 25 Şubat 1992 )

Hocalı Katliamı, 25 Şubat 1992’de Azerbaycan’ın Dağlık Karabağ bölgesindeki Hocalı kentinde çok sayıda Azeri sivilin, Ermeniler tarafından öldürülmesi olayıdır. Azeri kaynaklarına ve Memorial Human Rights Center, Human Rights Watch ve diğer bazı uluslararası insan hakları kuruluşlarının bildirdiklerine göre katliam, Rus 366. Motorize Alayı’ın desteğindeki Ermeni silahlı kuvvetleri tarafından gerçekleştirilmiştir.

Human Rights Watch, Hocalı katliamını Karabağ’ın işgalinden bu yana cereyan eden en kapsamlı sivil kırımı olarak nitelendirmiştir. Azeri kayıplarının sayısı üzerinde tartışmalar devam etmekteyse de, 400 ila 1000 arasında oldukları genel kabul görmektedir. Azerbaycan resmî kaynaklarının bildirdiği resmî rakam 613 sivil olup, bunların 106’sı kadın ve 83’ü çocuktur.

Oluşumu

Yukarı Karabağ bölgesinin en önemli tepelerinden birisinde olan Hocalı köyü stratejik olarak Ermenistan Silahlı Kuvvetleri için askeri bir hedef niteliğinde idi. Hocalı stratejik olarak Karabağ dağ silsilesinde Ağdam-Şuşa, Eskeran-Hankendi yollarının üzerinde yerleşmektedir. Hocalı’nın coğrafi-stratejik konumu Ermeni silahlı birliklerinin buraya saldırmasına müsaitti. Hocalı Hankendi’nden 10 km uzaklıkta güneydoğusundadır. Karabağ’daki tek havaalanı Hocalı’dadır.

Hocalı 1991 yılının Ekim ayından itibaren ablukadaydı. Ekim’in 30’unda kara yoluyla ulaşım kapanmış ve tek ulaşım vasıtası helikopter kalmıştı. Hocalı’ya son helikopter 1992 yılı Ocak ayının 28’inde gitmişti. Şuşa şehrinin semalarında sivil helikopterin vurulması ve bunun sonucunda 40 kişinin ölümünden sonra bu ulaşım da kesilmişti. Ocak ayının 2’sinden itibaren şehre elektrik verilmemişti. Şubatın ikinci yarısından itibaren Hocalı, Ermeni silahlı birliklerinin ablukasına alınmış ve her gün toplardan, ağır makineli silahlarla bombalanmıştır.

936 km2’lik alana sahip ve 2.605 aileden ibaret 11.356 kişinin yaşadığı Hocalı kasabası 26 Şubat 1992 tarihinde yüzyılın en acımasız soykırımına maruz kalmış ve kasaba tamamıyla yok edilmiştir. Hocalı bu katliamın yaşandığı sırada Azerbaycan Silahlı Kuvvetlerinin koruması altında değildi ve tamamen savunmasız bir durumdaydı. Hocalı da dağınık halde elinde hafif silahlar bulunan 150 kişi bulunmaktaydı. Azerbaycan silahlı kuvvetleri Hocalı halkına yardım edemedi, hatta uzun süre cesetlerin alınması bile mümkün olmadı..

Resim

Ermenistan Silahlı Kuvvetleri köyü üç yönden kuşatmış, helikopter ve ağır silahların yardımı ile önce köyü bombalamış ve ardından da köye girerek katliam yapmıştır. Ermeniler bu köyü işgal ederek bütün bölge halkına bir mesaj vermek istemekteydiler. Nitekim Azerbaycan Türkleri için ağır bir mesaj vermiş oldular. Hocalı işgal edilerek ve neredeyse tamamen yok edilerek bölgedeki çözülme hızlandırılmış oldu. Ermeniler bu hamleyle aynı zamanda önemli bir stratejik mekanı da işgal ederek askeri açıdan önemli bir başarı elde etmiştir. Ancak insanlık adına tarihin en acımasız soykırımı gerçekleştirilmiştir. Diğer taraftan Ermeniler için bu soykırım kendilerinin iddia ettiği 1915 yılında yaşananların bir öcü niteliği de taşımaktaydı.

Ermenistan Silahlı Kuvvetleri 1992 yılının 25 Şubatı 26 Şubata bağlayan gecede bölgedeki 366. Alayın da desteği ile önce giriş ve çıkışını kapadığı Hocalı köyünde sivil, kadın, çocuk, yaşlı ayırımı yapmadan resmi rakamlara göre 613 kişiyi katletmişlerdir. Katledilenlerin 83’ü çocuk, 106’sı kadın ve 7’ten fazlası ise yaşlıydı. Normalde en şiddetli savaşlarda dahi savaş dışında tutulan, dokunulmayan bu kesime Ermeniler yaşlı, kadın ve çocuk demeden acımasız işkenceler yaparak katletmiştir. Bu katliamdan toplam 487 kişi ağır yaralı olarak kurtulmuştur. 1275 kişi ise rehin alınmış ve 150 kişi ise kaybolmuştur. Cesetler üzerinde yapılan incelemelerde cesetlerin birçoğunun yakıldığı, gözlerinin oyulduğu, kulakları, burunları ve kafaları ile vücutlarının çeşitli uzuvlarının kesildiği görülmüştür. Aynı vahşetten hamile kadınlar ve çocuklar bile nasibini almıştır.

Resim
Gelişmelere seyirci kalan BM ve Batılı devletler, Ermenilerin yaptıkları katliamlara ve işgal hareketlerine ciddi bir tepki göstermemişlerdir. Ermenilerin Mayıs 1992’de Nahçıvan’a saldırmalarından sonra Türkiye 1921 Kars Anlaşması çerçevesinde bölgeyi korumak için askerî müdahalede bulunabileceğini açıklamıştır. Uluslararası toplum, ancak Ermenilerin nüfusu 60 binden fazla olan Kelbecer’e saldırmasıyla harekete geçti. BMGK, 822 sayılı kararı ile Ermeni kuvvetlerinin işgal altındaki topraklardan çekilmesini istedi, ancak bu sonuç vermedi. Kararın ardından AGİT bünyesinde arabuluculuk çalışmaları başlatıldı.

Peki 26 Şubat 1992 günü yaşanan bu katliamın emrini kim vermişti; Ermenistan Devlet Başkanı sıfatını taşıyan Robert Koçaryan denilen kirli katilden başkası değildi. Yaptığı terör faaliyetlerinin oranı nispetinde terfi eden Taşnaksutyun örgütü liderlerinden Robert Koçaryan, 20 Mart 1996’da Ermenistan Başbakanı oldu. Karabağ’da barış istediği için aşırı milliyetçilerin tepkisine daha fazla direnemeyen Levon Ter Petrosyan istifa edince de 30 Mart 1998 yılında ondan boşalan Devlet Başkanlığı koltuğuna, ‘Hocalı Katliamı’ başsorumlusu olan azılı terörist Robert Koçaryan oturdu.

 Basında

Krua l’Eveneman Dergisi (Paris), 25 Şubat 1992 tarihi: Ermeniler Hocalı’ya saldırmıştır. Bütün dünya vahşice öldürülmüş cesetlere şahit oldu. Azeriler binlerin öldüğünden bahsediyor.

Sunday Times Gazetesi ( Londra) 1 Mart 1992 tarihi: Ermeni askerleri binlerce aileyi yok etmiştir.

Financial Times Gazetesi (Londra) 9 Mart 1992 tarihi: Ermeniler Ağdam’a doğru giden orduyu kurşun yağmuruna tutmuştur. Azeriler 1200 kadar ceset saymış. Lübnan’lı kameraman, ülkesinin zengin Ermeni Taşnak lobisinin Karabağ’a silah ve asker gönderdiğini onaylamıştır.

Times Gazetesi (Londra) 4 Mart 1992 tarihi: Birçok insan çirkin hale getirilmiş, masum kızın sadece kafası kalmış.
İzvestiya Gazetesi( Moskova) 4 Mart 1992 tarihi: Kamera kulakları kesilmiş çocukları gösterdi. Bir kadının yüzünün yarısı kesilmişti. Erkeklerin arasında kafa derisi soyulmuştu.

Le Monde gazetesi (Paris) 14 Mart 1992 tarihi: Ağdam’da bulunan basın mensupları, Hocalı’da öldürülmüş kadın ve çocuklar arasında kafa derisi soyulmuş, tırnakları çıkarılmış üç kişi görmüşler. Bu, Azerilerin propagandası değil bir gerçektir.

İzvestiya Gazetesi (Moskova) 13 Mart 1992 tarihi: Binbaşı Leonid Kravets: “Ben kendim tepede yüze yakın ceset gördüm. Bir erkek çocuğunun kafası yoktu. Her tarafta işkenceyle öldürülmüş bayan, çocuk ve yaşlılar vardı.”

Valer Actuel Dergisi (Paris) 14 Mart 1992 tarihi: Bu ‘özerk bölgede’ Ermeni silahlı birlikleri yakın doğuda üretilmiş yeni teknolojiye, ayrıca helikoptere sahiptiler. ASALA’nın Suriye ve Lübnan’da askeri kamp ve silah depoları vardır. Ermeniler yüzden fazla Müslüman köylerine saldırı düzenlemiş ve Karabağ’daki Azerbaycanlıları öldürmüşler.

R. Patrik, İngiliz Muhabir (olay yerinde bulunmuş): “Hocalı’daki vahşiliklere dünya kamuoyunda hiçbir şekilde hak kazandırılamaz !!!”

Golos Ukraini: V Stacko: Savaşın yüzü olmuyor. Yalnız çokça maske, kanlı gözyaşları, ölüm, bedbahtlık, yıkımlar. Hocalı’da bebekleri ne için katlettiler, ya anneleri? Allah insanı cezalandırmak isteyince onun aklını alıyor.’
Nie Gazetesi: (Bulgaristan) Violetta Parvanova: ‘Hocalı insanlığın faciasıdır.’

3 Mart 1992’de BBC Morning News saat 07.37 yayınında durumu şöyle aksettirmiş; “Canlı yayın muhabirimiz 100 den fazla Azeri erkek, kadın ve bebek dahil olmak üzere çocuk cesetleri gördüğünü ve bunların başlarına yakın mesafeden ateş edilerek öldürüldüğünü rapor ediyor.”

16 Mart 1992 tarihli Newsweek’te Pascal Privat ve Steve Le Vine tarafından hazırlanan haberde katliam şu şekilde yansıtılmış: “Geçtiğimiz hafta Azerbaycan yine bir morgun mahzeni gibiydi; bir caminin arkasına geçici olarak kurulmuş morga sürüklenerek getirilmiş düzinelerce ceset ve yas tutan mülteciler… Bunlar 25 ve 26 Şubat tarihinde Ermeni kuvvetleri tarafından istila edilen Yukarı Karabağ bölgesindeki Hocalı köyünün Azeri sakinleriydi. Cesetlerin çoğu kaçmaya çalışırken yakın mesafeden vurulmuştu, bazılarının yüzleri paramparça idi, bazılarının kafa derileri yüzülmüştü…”
Human Rights Watch: Hocalı soykırımını Karabağ’ın işgalinden bu yana cereyan eden en kapsamlı sivil kırımı olarak nitelendirilmiştir.

Amerikalı gazeteci Thomas Goltz: “Fotoğrafçı arkadaşım öyle etkilenmişti ki fotoğraf çekebilmesi için kendisini objelerin üzerine doğru itmem gerekiyordu. Cesetler, mezarlar, evet hepsi mide gerektiriyordu. Ama olanları anlatmak, dünyaya duyurmak gerekliydi. Hayatta kalanları bularak hemen orada neler dediklerini kaydettik. Bazı cesetleri tanımaya çalıştım ama yüzlerinden vurulanlar, tanınmayacak halde olanlar vardı. Bazılarının kafa derileri yüzülmüştü.’

Hocalı katliamına tanık olan ve daha sonra Beyrut’a yerleşen Ermeni gazeteci Daud Kheyriyan, ‘For the Sake of Cross’ (Haçın Hatırı İçin) isimli kitabında (Sayfa: 62-63) vahşeti şöyle anlatıyor: ”…Gaflan denen ve ölülerin yakılmasıyla görevli Ermeni grup, Hocalı’nın 1 kilometre batısında bir yere 2 Mart günü 100 Azeri ölüsünü getirip yığdı. Son kamyonda 10 yaşında bir kız çocuğu gördüm. Başından ve elinden yaralıydı. Yüzü morarmıştı. Soğuğa, açlığa ve yaralarına rağmen hâlâ yaşıyordu. Çok az nefes alabiliyordu. Gözlerini ölüm korkusu sarmıştı. O sırada Tigranyan isimli bir asker onu tuttuğu gibi öteki cesetlerin üstüne fırlattı. Sonra tüm cesetleri yaktılar. Bana sanki yanmakta olan ölü bedenler arasından bir çığlık işittim gibi geldi. Yapabileceğim bir şey yoktu. Ben Şuşa’ya döndüm. Onlar Haç’ın hatırı için savaşa devam ettiler.”

Hocalı Şahitlerinin İfadelerinden Katliam

Cemil Cümşüdoglu Memmedov: Nehçivanik koyüne gidip Ermenilere torunuma acımalarını söyledim. Bana hakaret edip komutana verdiler. O da bizi hapsetmelerini emretti. Burada çok sayıda kadın¬kız, çocuk vardı. Sonra bizi Hocaliya’a getirdiler. Karım, kızım, eniştem oradaydı. Tırnaklarımızı çektiler. Zenciler havaya sıçrayıp, yüzüme tekme atıyorlardı. Çok işkenceden sonra beni Ermeniler ile değiştirdiler. Karım, kızım ve torunumdan hiç haber alamadım.

Seriye Talibova: Gözümün önünde 4 Mesket Türk’ünün, 3 komşumuzun başını Ermeni askerinin mezarı başında kestiler. Ermeniler, anne babalarının önünde çocuklarına işkence yapıp öldürdüler. Sonra cesetleri buldozerlerle dereye döktüler.
Cemal Allahverdioglu Orucov: 16 yaşındaki oğlumu kurşunladılar. 23 yaşındaki kızımı iki ikiz oğlu ve 18 yaşındaki hamile kızımı elimizden aldılar.

Hatice Abdullayeva: Bir süre yalın ayak ormanda kaldıktan sonra babam, annem ve 16 yaşındaki kız kardeşim soğuğa dayanamadılar. Esir düştüm, taşnak esirlerle değiştirildim. Şimdi iki ayağımdan da mahrumum.

Mirza Allahverdiyev: Ermenilerin saldırısından sonra ormana kaçtık. Burada 3 gün aç-susuz kaldık. 28 Şubat akşamı bizi kuşattılar. Bizi Askeran’da ölüm hücresine aldılar. Her gün birkaç adamı götürüp öldürüyorlardı. Altın dişlerimi kelpetenle çıkardılar. Babamı, iki kardeşimi, kardeşimin oğlunu öldürdüler.

Nesibe Aliyeva: Ormandan çıkar çıkmaz Ermeniler ateş açtılar. 40 kişiydik. 26 kişiyi aralarında oğlumu ve eşimi de öldürdüler.

Hatice Orucova: 8 yaşındaydım. Gözümün önünde babamı, annemi, 6 yaşındaki kız kardeşimi Ermeniler kurşunlayıp öldürdüler. Kurşun bana da geldi.

Muhammed Orucov: Ermeniler esirler arasında 10-13-15 yaşlarında kızları ayırarak götürdüler.
Cemil Memmedov: Şehre giren tanklar ve zırhlı taşıyıcılar evleri yıkıyor ve insanları eziyordu.
Talibov Samed: Yapılan işkenceler karşısında seslerini çıkaranları hemen öldürüyorlardı. Esirlikte gördüğüm dehşeti hiç unutamayacağım.

Alıntıdır

                
 

KATLİAM VİDEOLARI:


Ermeni teröristlerin Türklere uyguladıkları soykırım  

ASIL TÜRKLERE SOYKIRIM YAPILDI. İZLEYİN.  



Bu vahşeti unutmayın!
Ocak 10, 2009, 9:49 am
Filed under: Uncategorized | Etiketler:

_41292381_srebrenitsa_prayer_400

Bu vahşeti unutmayın!

Tam 312 bin kişi… 35 bini çocuk… Bir video kaydı var ki o vahşetin belgesi. İşte o kayıt ve unutulmaması gerekenler!

Avrupa’nın göbeğinde 312 bin kişi öldü, 35 bini çocuktu… 50 bin kadın tecavüze uğradı… 2 milyon kişi evini terketti, 18 bin kişi ise hala kayıp…

Son bulunan toplu mezarlardan çıkarılan şehitlerden kimliği belirlenebilmiş olan 300 kişi bugün toprağa veriliyor.

Srebrenista Potocarı Şehitliğindeki anma törenleri TRT İnt ve TRT Türk’ten canlı yayınlanıyor.

Yakın tarihimizin en karanlık sayfalarından birini teşkil eden Bosna Savaşı (1992-1995) esnasında Uluslar arası Kızılhaç Örgütü verilerine göre Bosna Hersek’te 312.000 kişi hayatını kaybetti. Bu kayıpların 200.000 kadarı Boşnak halkına ait olup bu halk dünyanın gözü önünde sistematik bir soykırıma tabi tutulmuştu.

Bölgede her geçen gün yeni toplu mezarlar açığa çıkıyor. Bu güne kadar 370’in üzerinde toplu mezar bulundu. 28.000 kayıp insandan 25.000’inin Bosnalı Müslüman olduğu söyleniyor. Elde edilen bulgulara dayanılarak soykırıma uğrayanların sayısının 20.000’e kadar çıkabileceği tahmin ediliyor.

internethaber

 http://www.haberdem.com/haber/16546/Bu-v…mayin.html



MÜSLÜMANLARI SEN KURTARACAKSIN
Ocak 9, 2009, 11:25 pm
Filed under: Uncategorized | Etiketler:

39118

 

MÜSLÜMANLARI SEN KURTARACAKSIN

Bosna’da bacılarımızın ırzına geçtiler, televizyondan izledik, dua ettik…

Çeçenistan’ı kan gölüne çevirdiler, televizyondan izledik, dua ettik…

Afganistan’da taş üstünde taş kalmadı, televizyondan izledik, dua ettik…

Irak’ta 100 binden fazla insan katledildi, televizyondan izledik, dua ettik…

Filistin’de çocuklar tanklara taş attı, televizyondan izledik, dua ettik…

Lübnan’da melek gibi bebekleri öldürüyorlar, yine televizyondan izliyoruz ve yine sadece dua ediyoruz…

Sıra bize geldiginde, tepemize bombalar yağmaya başladiginda, kendimizi çok güvende hissettigimiz evlerimiz başımıza yıkıldığında, acaba bizim için de dua edecek müslüman kalacak mi dünyada?

Uyan ey Müslüman uyan!Dua etmekten başka yapabileceğin çok şey var…

Ey kadınlar! Kollarınıza, gerdanlarınıza, parmaklarınıza bakın! O altinlar mi götürecek sizi cennete, yoksa o altınları gönderebileceğiniz mazlumlarin duasi mi?

Ey erkekler! Banka hesaplarınıza , kredi kartlarınıza bakın! O kartlarla mı geçeceginizi sanıyorsunuz cennetin kapısından, yoksa o kartlar vesilesiyle yardım yollayabileceğiniz mazlumlarin duasiyla mi?

Ey parasina kıyamayanlar! Destek olamiyorsunuz madem, köstek olmayin! Yarin kafamiza sıkılacak kurşunun parasını ödemeyin, onların mallarını almayın! Bir tek ben almasam ne olur demeyin, siz üzerinize düşeni yapın, devamını Allah’a bırakın…

Ey müslüman! Sanma ki dünyayı saran canavarlardan seni melekler kurtaracak. Hayır! Müslümanları sen kurtaracaksın! Yeter ki Allah’ın sana bahsettigi maddi ve manevi imkanları doğru kullan…

UYAN VE BU ZULUMLERE DUR DE !

Siyonist israil,bir milleti yok ediyor.

bir millet tarih sahnesinden siliniyor.

Tanklar,uçaklar sivil halkı bombalıyor.

Evler yıkılıyor,ocaklar sönüyor.

yarın sıra sana gelmeden yapılan zulme “DUR” demelisin!

Eyy 26 milyon 400 bin km’ye sahip olan,yeryüzüne 600 sene adaleti ve merhameti getiren,yaralı düşmanına bile yardım ederken hançerlenen,yeni doğan çocuğunu bile ezan okunduğunda namaza alışsın diye uyandıran Osmanlının yetim torunu;daha ne kadar susacaksın.

Bağdat’ta askerinin başına çuval geçirdiler sen sustun,

peygamberine küfür ettiler sen yine sustun,

senin ayağa kalkman için illa başına silah mı dayamaları gerekiyor?

Yeter artık,kalk ayağa,uyan artık…

Filistin’de,Çeçenistan’da ve dünyanın heryerindeki müslüman kardeşine sahip çık,in meydanlara…

sesin Gazze’den,Filistin’den,Bağdat’tan duyulsun.

Uyan artık uyan!…

(ZALİMLER İÇİN YAŞASIN CEHENNEM)

.



KESİK BAŞLI ŞEHİDE
Aralık 29, 2008, 7:42 pm
Filed under: Uncategorized | Etiketler:

40079

KESİK BAŞLI ŞEHİDE

Bu fotoğraf, şehide Zeyneb abu Salimin fotoğrafıdır.

İslami örtü ile örtünmüştü.. nurluydu..güzel yüzlüydü. Başı hala tazedir..Mutlu olup olmadığını bilemezsin. İsrail katillerinin kurbanı olmuştu gençliğinin baharında. Gelecek için kimbilir ne hayaller kurmuştu?. Ama hepsi bitiverdi birden. İşte kafası kopartılmıştı gencecik fidan gibi bedeninden ve yerlere düşüvermişti.

Ebu Gureyb Zindanından bir başka mektup gelmişti yüreklerimizi sızlatan…

İŞTE FATMANIN TÜM İNSANLIĞI AĞLATMASI GEREKEN MEKTUBU:

RAHMAN VE RAHİM(OLAN)ALLAH’IN ADIYLA
”DE Kİ O, ALLAH BİRDİR.ALLAH SAMEDDİR.(HERŞEY ONA MUHTAÇTIR)O, DOĞRULMAMIŞ VE DOĞMAMIŞTIR.ONUN HİÇ BİR DENGİ YOKTUR.”

BU MÜBAREK SUREYİ ALLAHIN KİTABINDAN SEÇTİM.ÇÜNKÜ BU SURE BANA VE SİZE DAYANMA GÜCÜ VERİYOR. ÖZELLİKLE DE MÜSLÜMANLARIN KALBLERİNE HUŞU VE HAŞYET AŞILIYOR.

EY ALLAH YOLUNDA CİHAD EDEN KARDEŞLERİM…SİZE NELER ANLATSAM KARINLARIMIZIN DOMUZLARIN VE MAYMUNLARIN PİÇLERİ İLE DOLU OLDUĞUNU MU? YOKSA ONLARIN VÜCUTLARIMIZI KİRLETTİĞİNİ,YÜZLERİMİZE TÜKÜRDÜKLERİNİ VE GÖĞSÜMÜZDEKİ KUR’AN’I PARAM PARÇA ETTİKLERİNİ Mİ ANLATAYIM? ALLAH’U EKBER!

İÇİNDE BULUNDUĞUMUZ DURUMU DÜŞÜNEBİLİYORMUSUNUZ? HAKİKATEN KIZ KARDEŞLERİNİZ OLAN BİZE HALA NELER YAPTIKLARINI BİLMİYOR MUSUNUZ? YARIN YÜCE ALLAH’IN HUZURUNDA HESABA ÇEKİLECEKSİNİZ.

BU ZİNDANDA HİÇ BİR GECE GEÇMİYOR Kİ BU DOMUZ VE MAYMUN SÜRÜSÜNÜN AZGIN ŞEHVETLERİ VÜCUDUMUZU YIPRATMASIN. BEKARETİMİZİ BOZDULAR. ALLAHTAN KORKUN VE BİZİ BU CANİLERLE BERABER ÖLDÜRÜN. ONLARLA BERABER DUVARLARI ÜZERİMİZE YIKIN..ALLAHIN ARŞI ALTINDA BİZDEN FAYDALANMALARINA VE BİZE TECAVÜZ ETMELERİNE İMKAN TANIMAYIN..BİZE YAPILANLARDAN DOLAYI ALLAH’TAN KORKUN..BIRAKIN DIŞARIDA ONLARIN TANKLARI VE UÇAKLARI İLE UĞRAŞMAYI….EBU GUREYB ZİNDANLARINDA ZULME MARUZ KALAN BİZLERE ACIYIN…

BEN DİN KARDEŞİNİZ(FATMA)BİR GÜNDE 9 KEZ BANA TECAVÜZ ETTİLER, BU ZİLLETİ TAHAYYÜL EDEBİLİYORMUSUNUZ?…DÜŞÜNÜN GÖZLERİNİZİN ÖNÜNDE KIZKARDEŞLERİNİZE TECAVÜZ EDİLİYOR. NİÇİN BENİM İÇİN SİZİN KIZ KARDEŞİNİZ OLDUĞUMU TASAVVUR ETMİYORSUNUZ?

BENİMLE BİRLİKTE BU KARA ZİNDANDA EVLENMEMİŞ 13 KIZ KARDEŞİNİZ DAHA BULUNUYOR. HEPİMİZE BU KAHPE DUVARLAR ARASINDA TECAVÜZ EDİLİYOR. HALA ÇIĞLIKLARIMIZI İŞİTMİYORMUSUNUZ….?

NAMAZ KILMAMIZ ENGELLENDİ. ELBİSELERİMİZ ÇIKARILDI. GİYİNMEMİZE MÜSAADE EDİLMİYOR. BURADA KIZKARDEŞLERİNİZDEN BİRİ SİZE MEKTUP YAZDIĞIM GÜNÜN BİR KAÇ GÜN ÖNCESİ İNTİHAR ETTİ. BU KIZ KARDEŞİNİZ VAHŞİ BİR TECAVÜZE UĞRADIKTAN SONRA DÖVÜLDÜ. ALÇAKLAR BACINIZIN GÖĞÜSLERİNE VE BALDIRLARINA VURDULAR.

DAHA SONRA İNANILMASI GÜÇ İŞKENCELERDEN GEÇİRİLDİ. BUNA TAHAMMÜL EDEMEYEN BACINIZ BAŞINI ZİNDAN DUVARLARINA VURA VURA ÖLDÜ. İSLAMDA İNTİHAR HARAM OLMASINA RAĞMEN KARDEŞİNİZ İNTİHARA BAŞVURDU. BEN ONU MAZUR GÖRÜYORUM. ALLAH’TAN ONUN İÇİN MAĞRİFET DİLİYORUM. ÇÜNKÜ O BAĞIŞLAYANDIR VE ÇOK MERHAMETLİDİR. KARDEŞLERİM ALLAH RIZASI İÇİN NİDAMIZA KARŞILIK VERİN VE BİZİ ONLARLA BİRLİKTE ÖLDÜRÜN! UMULURKİ BÖYLECE RUHUMUZ HUZURA ERER…..

EBU GUREYB HAPİSANESİNDEN IRAKLILARA BU İKİNCİ MEKTUPTU GELEN. MEKTUP TÜM IRAKLILARI AĞLATTI. FATMANIN ZİNDANDAN GÖNDERDİĞİ MEKTUBUN IRAKLILAR ARASINDA YAYILMASINDAN SONRA PEŞİNDEN 100 MÜCAHİT EBU GUREYBE KAPISINA YÜRÜDÜ. DİRENİŞÇİLERİN FATMANIN MEKTUBU ARDINDAN HAPİSANEYE SALDIRDIKLARI VURGULANDI.DİRENİŞÇİLER SALDIRIDA 6 ABD ASKERİNİN ÖLDÜĞÜNÜ 10 ASKERİN DE ESİR ALINDIĞINI KAYDETTİLER. ESİR ALINANLARIN 7 Sİ KADIN ASKER OLDUĞU BELİRTİLDİ.

BUNLAR SEBEPSİZ DEĞİL..

ÜMMET BİR BEDENDİR. BİR KISMI HEP REFAH İÇİNDE HEP GÜLMEKTE DÜNYA NİMETLERİNE GARK OLMUŞSA,BUNUN DİYETİNİ DİĞER KISMI ÖDEMEKTE…

Ve…Yeni Bir Haber….

Irak’ta, Musul kentinde düzenlenen bir operasyon sırasında hamile bir Iraklı kadını tekmeleyen 3 Amerikan askerini Kayser Sadi adlı Irak askeri öldürdü.

“Lübnan’da yayımlanan El Ahbar gazetesinin Iraklı güvenlik kaynaklarına dayandırarak verdiği habere göre, iki gün önce Amerikan askerleri ve Irak ulusal muhafızları, Musul’un Keyyare semtinde operasyon düzenledi.

Bir eve yapılan baskın sırasında Amerikan askerlerinin hamile bir kadını tekmelediğini gören Iraklı asker Kayser Sadi, önce Amerikalılara engel olmak istedi. Tartışmanın büyümesi üzerine Sadi, biri rütbeli subay olmak üzere 3 Amerikan askerini öldürürken, kendilerine refakat eden tercümanı da yaraladı.

Olayın ardından Sadi’nin ABD güçleri tarafından gözaltına alındığı belirtildi. Hadise bölgede geniş yankı bulurken, birçok duvara ‘Eline sağlık Kayser’ yazılarının yazıldığı, aynı ibarenin bulunduğu pusulaların da halka dağıtıldığı kaydedildi. El Ahbar, Sadi’nin bir yıldır Irak ordusunda görev yaptığını da ifade etti.”

KÖPEKLER HAKETTİKLERİNİ BULMUŞLAR….

Ne çare? Binlerce Irak askerinin arasından bir tane Kayser Sadi çıkmış. Yetmiyor. Zulmü durdurmak, ırz düşmanlarını cehenneme göndermek için yetmiyor. Yüzlerce, binlerce Kayser Sadi olmalıyız zulmü, ahlaksızlığı, kötülüğü ve başımızdaki sömürüyü durdurmak için….

Katil İsrail, katil Amerika!

Bunlarla ortak hareket eden katil ülkeler ve katil işbirlikçiler!

Bunların mallarını ithal eden ithalatçilar, bunların mallarını satan tüccarlar, bunların mallarını pazarlayan pazarlamacılar, bunların mallarını ecnebi hayranlığı içinde satın alan tüketiciler!

Bu cinayetlerde acaba payınız ne kadar, hiç hesabını yaptınız mı?

HALA MI UTANMAZ ,HALAMI USLANMAZ,İBRET ALMAZ BİR ÜMMET OLDUK BİZLER

İŞTE IRAK, FİLİSTİN, AFGANİSTAN, SOMALİ ,ÇEÇENİSTAN ,DARFUR ……VE DÜNYANIN DÖRT BUCAĞI….

ONLARIN ELLERİ YAKAMIZDA OLACAK, HESABINI VEREBİLECEKMİYİZ?…

AĞLAYALIM, GÖZYAŞLARIMIZI DÖKELİM. ÇÜNKÜ, EN AZINDAN AĞLAMAK VAKTİ BU AN

AMA O BACILARIMIZIN YAŞADIKLARINA AĞLADIĞIMIZ KADAR , KENDİ YAKAMIZA ONLARIN HESAP SORAN ELLERİ YAPIŞTIĞI AN UTANCIMIZDAN “ALLAHIM, CEHENNEMİN NEREDEYSE GÖSTER GİREYİM YETERKİ BİTSİN BU AZAB” DİYECEK KADAR PİŞMAN OLACAĞIMIZ O DEHŞET ANI İÇİN AĞLAMALIYIZ…

EĞER GENE DE AĞLAYAMIYORSAK BİTMİŞİZDİR, TÜKENMİŞİZDİR ARTIK…. .



ABD’li askerin tarihe geçecek itirafı
Aralık 29, 2008, 7:42 pm
Filed under: Uncategorized | Etiketler:

xmasol0

ABD’li askerin tarihe geçecek itirafı

 Irak’ta cami bombalayan, işkence yapan, cinayet işleyen bir ABD askeri yaptıklarını basın önünde itiraf etti. İşte ABD’li askerin tarihe geçecek tüyler ürperten

2003 yılından bu yana Irak’ı işgal altında tutan ABD Ordusunda görev yapan bir askerin tüyler ürperten itirafları gazetecileri şoka uğrattı. İtiraflarıyla basının önüne çıkan ABD askeri yaptıklarının pişmanlığıyla tüm olaylara açıklık getiriyor. Cami bombalamadan işkencelere, silahsız sivil cinayetlerinden dayak sıkandallarına kadar her türlü vahşeti gerçekleştirdiklerini anlatan ABD askeri yaptıklarını da barkovizyondaki fotoğraf ve görüntülerle tek tek açıklıyor. Tüyler ürperten görüntülerde bir cami minaresinin vurulması olayı, yolda yürüyen suçsuz ve silahsız bir adamın ailesinin gözü önünde vurulması, gece baskınları, işkenceler ve bunun gibi bir çok vahşete açıklık getiriliyor.

İşte ABD ordusunda Makineli tüfek nişancısı olarak görev yapan ABD askerinin itirfaları:

“ABD Ordusu Deniz Kuvvetleri 3. Tabur ‘Kilo’ bölüğünde makineli tüfek nişancısı olarak görev yaptım”

ŞİŞMAN ADAMIN ÖLDÜRÜLMESİ

“Bu adam masumdu. Adını bilmiyorum. Ona ‘şişman adam’ adını takmıştım. Evine doğru yürüyordu. Onu arkadaşlarının ve babasının gözünün önünde vurdum. Silahımdan çıkan ilk kurşunlar onu öldürmedi. Boynundan yaralanmıştı. Çığlık atmaya başladı ve gözlerimin içine baktı. Yanımda bulunan arkadaşıma döndüm ve ona ‘bunun olmasına izin veremem’ dedim. Silahımı bir daha ateşledim ve işini bitirdim. Ailesi gelip cesedini aldı. Cesedi yedi kişi ancak taşıyabiliyordu.”

ÜSTLERİMİZ TEBRİK ETTİ

“İlk ‘cinayetlerimizden sonra, üstlerimiz bizi tebrik etti. Bölük komutanım beni ve bölükteki diğer arkadaşlarımı şahsen tebrik etti. Bu şahıs, bize daha önce ‘Kim ilk ‘cinayeti’ni bıçakla gerçekleştirirse, Irak’tan dönüşte onu ödüllendireceğim’ diyen şahıstı.

3. CİNAYETİN ÖYKÜSÜ

“Elimde Irak’ta çektiğimiz bazı görüntüler ve fotoğraflar var. Bu resimde gördüğünüz bisiklete binen adam, benim üçüncü ‘onaylanmış cinayet’ imdi. O gün CBS televizyonundan bir kameraman da yanımızdaydı fakat o diğer mangalarla gitti. Bu yüzden, ben ve diğer iki arkadaşım cinayetleri işledikten sonra öldürdüğümüz kişilerin fotoğraflarını çekiyorduk. Savaş bölgesinde görev aldığımız için heyecanlıydık.”

GAZETECİLERE BELLİ ETMİYORDUK

“Yanımızda muhabirler olduğunda, hareketlerimiz değişiyordu. Herşeyi kuralına uygun yapıyorduk.”

MİNAREYİ ÖFKELENDİĞİMİZ İÇİN VURDUK

(Minareye ateş açılması görüntüsü) “Bu görüntüler, bölüğümüzden bir asker vurulduktan sonra çekildi. Bizim için bu, öfkemizi dışa vurmanın bir yoluydu. Camiye ateş açmanın yasal olup olmadığını bilmiyorduk fakat bütün askerler yapıyordu çünkü öfkeliydiler.”

GECE BASKINLARINDA AİLE REİSLERİNİ ELLERİMİZLE BOĞARAK ÖLDÜRDÜK

(Gece baskını fotoğrafları), “Baskınlar çoğunlukla sabaha karşı saat 3’te yapılıyordu. Kapıları tekmeyle açıyor ve aileleri korkutuyorduk.”

(Elleri bağlanmış, yere çökmüş Iraklı’nın fotoğrafı) “Onu tutuklattım. Ne zaman öfkelensem, sinirimi ondan alıyor ve boğmaya çalışıyordum.”

“Baskına gittiğimiz evlerde ailenin reisi sorun çıkarırsa, istediğimiz gibi icabına bakıyorduk. Bazen onları ellerimizle boğuyor, bazen de kafalarını duvara vuruyorduk.”

BUNLAR GİBİ BİNLERCE HİKAYE VAR

“Şimdi burada benimle oturan herkesin buna benzer hikayeleri var. Şimdiye kadar Irak’a 1 milyondan fazla asker gitti ve geldi. Yani, bunun gibi binlerce hikaye var.”

“Bugün burada bunları anlatabildiğim için mutluyum. Bu mutluluk sadece benim değil, buraya gelip de Irak’ta yaşadıklarımızı, yaptıklarımızı anlatamayacak durumda olan arkadaşlarımın da mutluluğu.”

PİŞMANIM

“Bunlar benim itiraflarım. Masum insanlara karşı geçmişte duyduğum nefret ve onları maruz bıraktığım yıkım için üzgün olduğumu söylemek istiyorum. Bunları yapan diğer askerler adına da üzgün olduğumu söylemek istiyorum.”

“Yaptıklarımız, o zamanlar, bizim için normal görünüyordu. Fakat gerçekte normal şeyler değil. Bunlar hala yaşanıyor. İnsanlar, bu savaşta neler yaşandığını sorgulayana kadar da bunlar devam edecek.”

http://www.haber7.com/haber.php?haber_id=325198